10 Günlük Açlık Nasıl Tutulur
Dioksinler, ftalatlar, aspartam ve Ti 02 birikintilerinin dokulardan atılması; tümör, ağır kemik hastalıkları, ruhsal hastalıklar; epilepsi ve MS gibi nörolojik hastalıklar, kalp-damar hastalıkları gibi ağır hastalıkların iyileşmesi 10 gün aç kalmadan mümkün değildir. Çünkü yukarıda anlatıldığı gibi açtığın etkisi sadece 5-7. günden sonra hücrelere iner ve bozulan hücreleri iyileştirmeye veya parçalamaya başlar.
Oruca başlamadan önceki gece yatmadan önce öğütülmüş sinameki veya magnezyum sülfat alınır, sahurda 1 -2 bardak su içilir. İstenirse magnezyum sülfat sahurda içilir. Bağırsaklar boşaltılmazsa lavman yapılır çünkü oruç sırasında bağırsaklar temiz olmalıdır. İlk 3 gün iftarda 1 -3 yudum, çok istenirse, istenildiği kadar su içilebilir. 3 gün sonra iftar ve sahurda istenildiği kadar su içilebilir. İçilen suyun kalitesi çok önemlidir ("Su" bölümüne bakınız.) Günde t -2 defa soğuğa yakın ılık su ile gusül abdesti alınır. Ne abdest, ne de içmek için sıcak su kullanılmamalıdır, çünkü açlıkta mide bezleri çalışmaz ve enzim üretmez. İçilen veya gusülde kullanılan sıcak su mide bezlerini çalıştırabilir ve mide bezleri mide suyu üretmeye başlayabilir. O zaman insan orucu açmaya mecbur kalır. Açlıkta farklı yerlerde ağrılar, ateş, titreme, kusma, ishal olabilir, şeker ve tansiyon düşebilir. Bunların hepsi normaldir ve iyileşme işaretidir. Bu, vücudun, kendi durumuna göre ihtiyacı olanı ayarlamasıdır, ona müdahale etmemek gerekir. Bunlardan herhangi biri veya birkaçı ile karşılaşıldığı zaman su lavmanı yapılır. Lavman ile atılanlar çok miktarda ise açlık boyunca iki günde bir lavman yapmaya devam edilir. 10 günlük orucu, konuyu bilen bir hekim kontrolünde yapmak daha kolaydır. 1 O günlük açlık bittikten sonraki on gün, açlıktan daha önemlidir. Bu günlerde vücut, kaybedilen hasta hücrelerin yerini doldurmak için, sağlıklı hücreleri çoğaltarak, organları yeniden inşa etmeye başlar. Yani tamamlanan orucun neticesi direkt olarak bu 10 gün süresince yenen yemekIere bağlıdır. Tüketilen gıda meyve, taze çiğ sebze, rafine olmamış zeytinyağı, doğal bal olmalı; suya dikkat edilmelidir! ("Su" bölümüne bakınız.) 10 Günlük açlık bittikten sonraki 1. gün: Sabah taze sıkılmış elma suyu, greyfurt suyu veya limon suyu yarı yarıya su ile karıştırılarak oruç açılır. Sıkılacak meyvelerin mutlaka çürüksüz, beresiz olması gerekir. Akşama kadar tahminen 1,5 litre meyve suyu içilir. 10 gün oruçtan sonra hiç iştah yoksa, o zaman oruca devam etmek en doğru seçenek olur. Ancak oruca devam etme gücünü kendinde bulamayanlar, kendilerini zorlamadan, iştahları gelene kadar, meyve suyu içmeye devam ederler. 2. gün: Sabahtan öğleye kadar 3/4 meyve suyu + 1/4 su karışımı içilir. Öğleden akşama kadar her 3 saatte bir istenilen meyve başka bir meyveyle karıştırılmadan yenebilir. 3. gün: Sabah meyve suyu, sonra meyve, sonra salata, sonra, akşama yakın yağsız ve tuzsuz, az su ile kısık ateşte pişirilmiş sebze yemeği veya sebze çorbası yenebilir. Bu ilk 3 günde kahverengi, siyah veya yeşilimsi renkli büyük abdest gelebilir. Gelmezse, 3. veya 4. gün sabah lavman yapılır. 4. gün: Aynen 3. gün olduğu gibi, sadece akşam kabak, kereviz, pırasa, kara lahana, pazı gibi herhangi bir sebze yemeği ile 30 gram. ekmek veya aynı miktarda haşlanmış pirinç yenebilir. Yemeğe 1 çorba kaşığı sızma zeytinyağı, ince kesilmiş dere otu, maydanoz, taze soğan ve sarımsak eklenebilir. 5. gün: Sabah bal şurubu içilebilir. Bal doğal olmalı ve 30 gram'dan fazla alınmamalıdır. Acıkınca meyve, karpuz veya kavun, 3 saat sonra da taze salata yenir. Akşama yakın zeytinyağı, sarımsak ve soğanla, kavrulmadan yapılmış sebze yemeği 50-60 gram ekmekle yenebilir. Yanında yoğurt da olabilir. 6. gün: 5. gün olduğu gibi aynı yemekler (sebze yemeği, haşlanmış pirinç, yoğurt ve salata) yenebilir. Aynı gün içinde ekmek ve pirinç yenmez, ya pirinç ya da ekmek yenir. 7-8. gün : 6. günde olduğu gibi beslenilir. Ek olarak zeytinyağlı taze fasulye yemeği yenebilir. 9. gün: Ek olarak balık yenebilir. 10. gün: Et yenebilir. Uyarı: Oruçtan sonraki 1 O gün boyunca sadece yukarıda yazılanlar yenmelidir. Peynir, süt, tuz, şeker, kahve, siyah çay, hazır yiyecek ve içecekler kesinlikle kullanılmamalıdır. Bir gram. tuz dahi vücuttaki su-tuz dengesini derhal bozarak ödeme sebep olur. Birinci yemek hazmedilmeden ikinci bir yemek yemek tehlikelidir. Hazmın bozulmasına, bağırsaklarda gaz oluşmasına ve bağırsak burkulmasına sebep olabilir. 10 günlük açlıkta kusma olursa durdurmak için • Karın bölgesine ve kürek kemikleri arasına kupa kapatılır. Salıncakta sallanmak da kusmayı durdurur. Bazen kusma bir kaç gün (3-4 gün) uzayabilir. Bu durumda nane, kereviz yaprağı, limon kabuğu, kedi otu, ayva veya sirke koklamak, durmazsa, yeni öğütülmüş veya dövülmüş kara biber koklamak, yine de durmazsa su içmek, gusül abdesti almak ve lavman yapmak gerekir. Kusma yine de durmazsa, elma çiğneyerek suyu emilir kalıntıları yutmadan atılır, ya da greyfurt veya limon emerek oruç bozulabilir. Bu şekilde bozulan orucun arkasından da meyve suyu içmeye devam edilir. Oruçtan asla zarar gelmediğine inanıp, kusmaya sabredebilen ve oruca devam edebilen insan büyük hastalıklardan kurtulabilir. Çünkü kusma, beyinde derin değişimler olduğuna, vücuttan ağır toksinlerin atıldığına veya karaciğer ve dalağın ağır hastalığına işarettir.
İnatçı kusmayı durdurmak için
• Kekik ve nane demlenir, nar suyu eklenerek içilir. Veya
• Kaynatılarak bekletilen karanfil suyu yudum-yudum içilir, limon suyu içilir veya yutmadan ayva çiğnenir. On günlük orucu gençler hemen yapabilir. 40 yaş üzerindeki acil hastalar ve çok ihtiyacı olanlar önce 10 gün sadece greyfurt, havuç ve elma suyu içtikten ve karaciğeri temizledikten sonra oruca başlayabilirler. Oruçların sağlık için hiçbir zararı veya tehlikesi yoktur. Ancak 10 günlük oruç herkese nasip olmayabilir. Bir defa açlık zevkini tadan, tokluktan rahatsız olur ve sürekli açlığı özler. Birkaç defa 10 günlük açlık yaptıktan sonra insan kendini çok sağlıklı hisseder. Beslenme kanunlarını gözeten, haftada 36 saat veya ayda 3 gün, hicri ayın 13, 14, 15.'i günleri aç kalan insanın vücudu sağlıklı olur. Ancak beden-ruh sağlığının dengesi yalnızca beş vakit namaz ile sağlanabilir. İsa aleyhisselam "Beni temizle" ricasında bulunan birisine, "Seni temizleyebilirim, ama sen evini (vücudunu) temiz tutmazsan, eski sahipleri (habis ruhlar, hastalıklar, günahlar) bu sefer arkadaşlarını da toplayarak, geri dönerler", cevabını vermiştir. Açlık, beyinde yerleşen zararlı programları siler, düşünce, anlayış ve ezberleme kuvvetini, konsantrasyon yeteneğini, görme, işitme, tat alma duyularını geliştirir ve güçlendirir. İnsanın gördüğü rüyalar daha güzel, renkli ve canlı olur. Bu noktaya gelen insan için ilim öğrenme ve Kur'an-ı Kerim ezberleme zamanı gelmiştir. Elbette uzun ve ağır hastalıklar sonucu tahribata uğrayan organların tamamen eski hallerine dönmesi mümkün olmayacaktır. Ancak bu organların sağlam kalan kısımlan büyük oranda iyileşebilir. Bu iyileşen kısımlar, sağlıklı organın işlevini bir derece kompanse eder. Mesela, sağlıklı bir kimse 3-5 kişilik yemeği tek başına bir oturuşta tüketirse, vücut zarar görmekle
beraber, bununla bir şekilde baş edebilir. Ancak ağır hastalık sonucu organları zarar görmüş birisi için böyle bir deneme ağır sonuçlar doğurabilir. Ağır hastalık geçirenlerin hayatı boyunca yapması gerekenler • Düzenli olarak sülük ve hacamat ile kanı temizlemek. • Su ve yiyecek kalitesine dikkat etmek. • Her zaman taze ve doğal yiyecekleri, ağırlıklı olarak salata, meyve, bal, kavrulmamış kuruyemiş gibi çiğ olanları tercih etmek. • Mümkün olduğunca az yemek. • Mayalı ekmek, bozuk meyve (özellikle tatlı elma, muz, kavun ve armudun bozulmuşu), gaz yapan, mizaca uygun olmayan yiyeceklerden uzak durmak. • Ağır fiziksel işlerden, kimyasallardan çalışmaktan, kimyasal madde kullanmaktan kaçınmak. • Doğru beslenme alışkanlığı edinerek, kuralların dışına çıkmamak ve bağırsakların düzgün çalışmasını sağlamak. • Her yıl, genel tedaviyi uygulamak ve ayda 3 gün veya haftada bir gün açlık yapmak. Bütün bu kurallar hastalar kadar sağlıklı olanların da uyması gereken kurallardır. Buraya kadar anlatılan tüm tavsiyeler ve ilaçlar sadece hastalar için değildir. Bu ilaçlar aynı zamanda gıda olduğu için, büyük, küçük, erkek, kadın, yaşlı, genç herkes kullanabilir.
Dioksinler, ftalatlar, aspartam ve Ti 02 birikintilerinin dokulardan atılması; tümör, ağır kemik hastalıkları, ruhsal hastalıklar; epilepsi ve MS gibi nörolojik hastalıklar, kalp-damar hastalıkları gibi ağır hastalıkların iyileşmesi 10 gün aç kalmadan mümkün değildir. Çünkü yukarıda anlatıldığı gibi açtığın etkisi sadece 5-7. günden sonra hücrelere iner ve bozulan hücreleri iyileştirmeye veya parçalamaya başlar.
Oruca başlamadan önceki gece yatmadan önce öğütülmüş sinameki veya magnezyum sülfat alınır, sahurda 1 -2 bardak su içilir. İstenirse magnezyum sülfat sahurda içilir. Bağırsaklar boşaltılmazsa lavman yapılır çünkü oruç sırasında bağırsaklar temiz olmalıdır. İlk 3 gün iftarda 1 -3 yudum, çok istenirse, istenildiği kadar su içilebilir. 3 gün sonra iftar ve sahurda istenildiği kadar su içilebilir. İçilen suyun kalitesi çok önemlidir ("Su" bölümüne bakınız.) Günde t -2 defa soğuğa yakın ılık su ile gusül abdesti alınır. Ne abdest, ne de içmek için sıcak su kullanılmamalıdır, çünkü açlıkta mide bezleri çalışmaz ve enzim üretmez. İçilen veya gusülde kullanılan sıcak su mide bezlerini çalıştırabilir ve mide bezleri mide suyu üretmeye başlayabilir. O zaman insan orucu açmaya mecbur kalır. Açlıkta farklı yerlerde ağrılar, ateş, titreme, kusma, ishal olabilir, şeker ve tansiyon düşebilir. Bunların hepsi normaldir ve iyileşme işaretidir. Bu, vücudun, kendi durumuna göre ihtiyacı olanı ayarlamasıdır, ona müdahale etmemek gerekir. Bunlardan herhangi biri veya birkaçı ile karşılaşıldığı zaman su lavmanı yapılır. Lavman ile atılanlar çok miktarda ise açlık boyunca iki günde bir lavman yapmaya devam edilir. 10 günlük orucu, konuyu bilen bir hekim kontrolünde yapmak daha kolaydır. 1 O günlük açlık bittikten sonraki on gün, açlıktan daha önemlidir. Bu günlerde vücut, kaybedilen hasta hücrelerin yerini doldurmak için, sağlıklı hücreleri çoğaltarak, organları yeniden inşa etmeye başlar. Yani tamamlanan orucun neticesi direkt olarak bu 10 gün süresince yenen yemekIere bağlıdır. Tüketilen gıda meyve, taze çiğ sebze, rafine olmamış zeytinyağı, doğal bal olmalı; suya dikkat edilmelidir! ("Su" bölümüne bakınız.) 10 Günlük açlık bittikten sonraki 1. gün: Sabah taze sıkılmış elma suyu, greyfurt suyu veya limon suyu yarı yarıya su ile karıştırılarak oruç açılır. Sıkılacak meyvelerin mutlaka çürüksüz, beresiz olması gerekir. Akşama kadar tahminen 1,5 litre meyve suyu içilir. 10 gün oruçtan sonra hiç iştah yoksa, o zaman oruca devam etmek en doğru seçenek olur. Ancak oruca devam etme gücünü kendinde bulamayanlar, kendilerini zorlamadan, iştahları gelene kadar, meyve suyu içmeye devam ederler. 2. gün: Sabahtan öğleye kadar 3/4 meyve suyu + 1/4 su karışımı içilir. Öğleden akşama kadar her 3 saatte bir istenilen meyve başka bir meyveyle karıştırılmadan yenebilir. 3. gün: Sabah meyve suyu, sonra meyve, sonra salata, sonra, akşama yakın yağsız ve tuzsuz, az su ile kısık ateşte pişirilmiş sebze yemeği veya sebze çorbası yenebilir. Bu ilk 3 günde kahverengi, siyah veya yeşilimsi renkli büyük abdest gelebilir. Gelmezse, 3. veya 4. gün sabah lavman yapılır. 4. gün: Aynen 3. gün olduğu gibi, sadece akşam kabak, kereviz, pırasa, kara lahana, pazı gibi herhangi bir sebze yemeği ile 30 gram. ekmek veya aynı miktarda haşlanmış pirinç yenebilir. Yemeğe 1 çorba kaşığı sızma zeytinyağı, ince kesilmiş dere otu, maydanoz, taze soğan ve sarımsak eklenebilir. 5. gün: Sabah bal şurubu içilebilir. Bal doğal olmalı ve 30 gram'dan fazla alınmamalıdır. Acıkınca meyve, karpuz veya kavun, 3 saat sonra da taze salata yenir. Akşama yakın zeytinyağı, sarımsak ve soğanla, kavrulmadan yapılmış sebze yemeği 50-60 gram ekmekle yenebilir. Yanında yoğurt da olabilir. 6. gün: 5. gün olduğu gibi aynı yemekler (sebze yemeği, haşlanmış pirinç, yoğurt ve salata) yenebilir. Aynı gün içinde ekmek ve pirinç yenmez, ya pirinç ya da ekmek yenir. 7-8. gün : 6. günde olduğu gibi beslenilir. Ek olarak zeytinyağlı taze fasulye yemeği yenebilir. 9. gün: Ek olarak balık yenebilir. 10. gün: Et yenebilir. Uyarı: Oruçtan sonraki 1 O gün boyunca sadece yukarıda yazılanlar yenmelidir. Peynir, süt, tuz, şeker, kahve, siyah çay, hazır yiyecek ve içecekler kesinlikle kullanılmamalıdır. Bir gram. tuz dahi vücuttaki su-tuz dengesini derhal bozarak ödeme sebep olur. Birinci yemek hazmedilmeden ikinci bir yemek yemek tehlikelidir. Hazmın bozulmasına, bağırsaklarda gaz oluşmasına ve bağırsak burkulmasına sebep olabilir. 10 günlük açlıkta kusma olursa durdurmak için • Karın bölgesine ve kürek kemikleri arasına kupa kapatılır. Salıncakta sallanmak da kusmayı durdurur. Bazen kusma bir kaç gün (3-4 gün) uzayabilir. Bu durumda nane, kereviz yaprağı, limon kabuğu, kedi otu, ayva veya sirke koklamak, durmazsa, yeni öğütülmüş veya dövülmüş kara biber koklamak, yine de durmazsa su içmek, gusül abdesti almak ve lavman yapmak gerekir. Kusma yine de durmazsa, elma çiğneyerek suyu emilir kalıntıları yutmadan atılır, ya da greyfurt veya limon emerek oruç bozulabilir. Bu şekilde bozulan orucun arkasından da meyve suyu içmeye devam edilir. Oruçtan asla zarar gelmediğine inanıp, kusmaya sabredebilen ve oruca devam edebilen insan büyük hastalıklardan kurtulabilir. Çünkü kusma, beyinde derin değişimler olduğuna, vücuttan ağır toksinlerin atıldığına veya karaciğer ve dalağın ağır hastalığına işarettir.
İnatçı kusmayı durdurmak için
• Kekik ve nane demlenir, nar suyu eklenerek içilir. Veya
• Kaynatılarak bekletilen karanfil suyu yudum-yudum içilir, limon suyu içilir veya yutmadan ayva çiğnenir. On günlük orucu gençler hemen yapabilir. 40 yaş üzerindeki acil hastalar ve çok ihtiyacı olanlar önce 10 gün sadece greyfurt, havuç ve elma suyu içtikten ve karaciğeri temizledikten sonra oruca başlayabilirler. Oruçların sağlık için hiçbir zararı veya tehlikesi yoktur. Ancak 10 günlük oruç herkese nasip olmayabilir. Bir defa açlık zevkini tadan, tokluktan rahatsız olur ve sürekli açlığı özler. Birkaç defa 10 günlük açlık yaptıktan sonra insan kendini çok sağlıklı hisseder. Beslenme kanunlarını gözeten, haftada 36 saat veya ayda 3 gün, hicri ayın 13, 14, 15.'i günleri aç kalan insanın vücudu sağlıklı olur. Ancak beden-ruh sağlığının dengesi yalnızca beş vakit namaz ile sağlanabilir. İsa aleyhisselam "Beni temizle" ricasında bulunan birisine, "Seni temizleyebilirim, ama sen evini (vücudunu) temiz tutmazsan, eski sahipleri (habis ruhlar, hastalıklar, günahlar) bu sefer arkadaşlarını da toplayarak, geri dönerler", cevabını vermiştir. Açlık, beyinde yerleşen zararlı programları siler, düşünce, anlayış ve ezberleme kuvvetini, konsantrasyon yeteneğini, görme, işitme, tat alma duyularını geliştirir ve güçlendirir. İnsanın gördüğü rüyalar daha güzel, renkli ve canlı olur. Bu noktaya gelen insan için ilim öğrenme ve Kur'an-ı Kerim ezberleme zamanı gelmiştir. Elbette uzun ve ağır hastalıklar sonucu tahribata uğrayan organların tamamen eski hallerine dönmesi mümkün olmayacaktır. Ancak bu organların sağlam kalan kısımlan büyük oranda iyileşebilir. Bu iyileşen kısımlar, sağlıklı organın işlevini bir derece kompanse eder. Mesela, sağlıklı bir kimse 3-5 kişilik yemeği tek başına bir oturuşta tüketirse, vücut zarar görmekle
beraber, bununla bir şekilde baş edebilir. Ancak ağır hastalık sonucu organları zarar görmüş birisi için böyle bir deneme ağır sonuçlar doğurabilir. Ağır hastalık geçirenlerin hayatı boyunca yapması gerekenler • Düzenli olarak sülük ve hacamat ile kanı temizlemek. • Su ve yiyecek kalitesine dikkat etmek. • Her zaman taze ve doğal yiyecekleri, ağırlıklı olarak salata, meyve, bal, kavrulmamış kuruyemiş gibi çiğ olanları tercih etmek. • Mümkün olduğunca az yemek. • Mayalı ekmek, bozuk meyve (özellikle tatlı elma, muz, kavun ve armudun bozulmuşu), gaz yapan, mizaca uygun olmayan yiyeceklerden uzak durmak. • Ağır fiziksel işlerden, kimyasallardan çalışmaktan, kimyasal madde kullanmaktan kaçınmak. • Doğru beslenme alışkanlığı edinerek, kuralların dışına çıkmamak ve bağırsakların düzgün çalışmasını sağlamak. • Her yıl, genel tedaviyi uygulamak ve ayda 3 gün veya haftada bir gün açlık yapmak. Bütün bu kurallar hastalar kadar sağlıklı olanların da uyması gereken kurallardır. Buraya kadar anlatılan tüm tavsiyeler ve ilaçlar sadece hastalar için değildir. Bu ilaçlar aynı zamanda gıda olduğu için, büyük, küçük, erkek, kadın, yaşlı, genç herkes kullanabilir.
Yorumlar
Yorum Gönder